Kadirli’nin Pazar Mahallesi, sonbaharın gelmesiyle birlikte adeta bir kış hazırlık merkezine dönmüş durumda. Yaz boyunca dağlardan indirilen odunlar, esnafın ellerinde özenle istifleniyor. Sokağın bir ucundan diğerine yayılan balta sesleri, kışın kapıda olduğunun en net işareti. Esnaf, artan maliyetlere rağmen vatandaşa en uygun fiyatı sunabilmek için çabaladıklarını belirtiyor. Ancak tablonun bir de diğer yüzü var.
Oduncu esnafı, vatandaşın alım gücünün farkında olduklarını ancak kendi ellerinin de bağlı olduğunu ifade ediyor. Bir esnaf durumu şöyle özetliyor: “Biz de isteriz ki herkes evini sıcacık yapsın. Ama mazota gelen zam, işçilik maliyetleri, nakliye ücretleri bizim belimizi büküyor. Köylüden aldığımız odunun üzerine minimum kârı koyarak satmaya çalışıyoruz ama bu maliyetlerle fiyatları sabit tutmak imkânsız.”
Doğalgazın henüz yaygınlaşmadığı bölgelerde yaşayan vatandaşlar için soba, kış aylarının vazgeçilmezi. Ancak geçen seneye göre hissedilir derecede artan odun fiyatları, birçok aileyi kara kara düşündürüyor. Odun almaya gelen bir vatandaş, “Kış her sene geliyor ama her sene daha da hazırlıksız yakalanıyoruz. Artık sadece odunu değil, temel gıda ürünlerini bile alırken iki kere düşünüyoruz. Bu kış nasıl geçecek, bilmiyoruz,” diyerek genel geçim sıkıntısına dikkat çekiyor.
Kadirli sokaklarında odun kamyonlarının trafiği artarken, ilçe halkının dilinde de ortak sorular dolaşıyor: “Fiyatlar daha yükselir mi?”, “Az odunla bu kış geçer mi?”. Kış hazırlıkları fiziki olarak tamamlansa da, artan hayat pahalılığı nedeniyle birçok hane için ekonomik ve ruhsal hazırlık henüz başlamış değil. Gözler şimdi hem düşecek sıcaklıklarda hem de bir türlü düşmeyen fiyat etiketlerinde.
